Türkiye'de Yaşam

Türk Kahvesi Kültürü ve İçme Adabı

Asırlardır Türk kültüründe var olan Türk kahvesi, sabahların daha canlı başlamasını sağlayan, sohbetleri neşelendiren ve kültürel bir motif olarak karşımıza çıkan Türklere özgü bir kahve türüdür.

Bir acı kahvenin bile kırk yıl hatırı vardır vecizesi ile Türk kahvesinin Türk kültüründeki yeri ve önemi vurgulanmıştır. Yörelere göre farklı anlamlar ifade eden Türk kahvesi özel günlerde, önemli misafirliklerde ve gündelik olarak tercih edilen bir kahve türünü oluşturmaktadır.

 

Türk kahvesi kültürü

 

Türk kahvesi bazı bölgelerde şekerli yapılırken bazı bölgelerde ise ‘’kıtlama’’ denilen şekerin ısırılarak içilmesi suretiyle tüketilmektedir. Türk kahvesi bazen sütle, bazen de likörle çeşitlendirilerek farklı damak zevklerine uygun hale getirilir.

Bir Kahvenin Kırk Yıl Hatırı Vardır

Türk kahvesi kültürü çok kadim bir kültür olmakla birlikte Türk kahvesini içme ritüelleri de bulunmaktadır. Her bölgede farklı şekillerde hazırlanan ve tüketilen Türk kahvesi Boşnak geleneklerine göre şekersiz olarak yapılır. Şeker ile karıştırılan Türk kahvesinin tadının kesildiğine inanılır. Eğer ki şekerli kahve içilmek isteniyorsa kesme şekerler ısırılarak ağızda tatlı bir tabaka oluşturulur. Bir yudum kahveden, bir ısırık şekerden alınarak Türk kahvesi içilir.

Kafkas Türkleri ise kahveyi sütle yaparlar. Fakat her sütle değil… Yeni doğum yapan ineğin sütüyle yapılan Türk kahvesinin tadı hafif ekşi olur ve Kafkaslar için vazgeçilmez bir kahve ritüeli oluşturur.

Çok eski zamanlardan beri Türk kültüründe yer edinmiş olan Türk kahvesi ile ilgili birçok deyim ve atasözü de toplum içinde kullanılır durumdadır. Kahvenin pişirilmesi ve servis edilmesinde çok beklenmişse; ‘’Kahve Yemen’den mi geliyor?’’ denir. Bunun en önemli sebebi ise Türk kahvesinin ana vatanının Yemen ve Habeşistan olmasından kaynaklanıyor.

Türklerin En Eski Sıcak İçeceği; Türk Kahvesi

Kahvenin Osmanlı mutfağına girişi ve geleneksel Türk lezzeti olma hikayesi çok eski zamanlara dayanıyor. Bununla ilgili anlatılan iki farklı hikaye bulunuyor. İlk hikaye 1554 yılında Suriyeli iki tüccarın kahveyi Osmanlı topraklarına soktuğuna dairdir.

Kahvenin Osmanlı mutfağında yer bulmasına dair diğer hikaye ise Kanuni Sultan Süleyman döneminde gerçekleşiyor. Yemen Valisi’nden Türk kahvesi isteyen Sultan Süleyman, en güzel kahveleri ve kahve pişiricilerini sarayına davet eder. 40 farklı çeşitte kahve pişirme yöntemi bilen ustalar saraya yerleşir ve böylece Osmanlı sarayına Türk kahvesi girmiş olur.

Tabi, saray mutfağına özgü yenilikler ve değişiklikler ile Türk kahvesi pişirilmeye ve servis edilmeye başlar. Örneğin kahvenin yanında servis edilen suyun gül yaprakları ile farklı aromalar kazandırılması bu dönemlerde ortaya çıkmıştır.

Önce Su İçilir Sonra Kahveden Yudum Alınır

Eski zamanlarda İstanbul’da yaygın olan ve zamanla Anadolu’nun her köşesine taşınan Türk kahvesinin çekirdekleri bakır havanlarda dövülerek öğütülür ve sonrasında kavrularak içim için hazır hale getirilirdi. Yemen’den gelen ve farklı pişirme şekilleri ile bugünkü halini alan Türk kahvesi; bakır cezvelerde, ağır ateşte pişirilir. En iyi Türk kahvesi pişirmesi ise mum ateşinde olurdu. Zahmetli bir pişirme yöntemi olan mum ateşinde Türk kahvesi pişirme oldukça lezzetli bir kahve ortaya çıkarır.

Ayrıca sıcak kumda ve kor ateş içinde pişirme gibi farklı tekniklerde Türk kahvesi pişirilmesi günümüzde de oldukça yaygındır.

Türk kahvesini içmenin bir adabı ve ritüeli vardır. Geleneksel bir kültür motifi olan Türk kahvesinden yudum almadan önce, kahvenin yanında gelen soğuk sudan bir yudum alınır. Bu sayede ağız temizlenir ve kahvenin tadı tam anlamıyla alınmış olur.

Türk Lokumu Olmadan Türk Kahvesi İçilmez

Türk kahvesini höpürdeterek içmek gerekir. Köpüklü kısmı içmek ve kahvenin köpüğünü kaybetmemek için yapılan bu içme yöntemi dışardan bakıldığında her ne kadar komik dursa da kahve içme adabından sayılır ve kahve içme ritüelinin bir parçasıdır.

Türk kahvesinin yanında çeşitli ikramlar olur ve bu ikramlar kahvenin içim lezzetini arttırır. Türk kahvesinin yanında en çok tercih edilen ikramların başında ise Türk lokumu gelir. Hafif aromalı olan çiçek veya meyve aromalı lokumlar en fazla tercih edilen lokumlardır.

Av. Batın Yılmaz

Potansiyel bir iş sözleşmesini yansıtan yukarıdaki şartlar yalnızca ek tartışmalar için bir temel olarak sunulmuştur ve yasal olarak bağlayıcı bir yükümlülüğü yoktur. Tüm tarafların dahil olduğu bir sözleşme son haliyle yazılı olarak yapılmadıkça yasal olarak bağlayıcı hiçbir yükümlülük oluşmayacak, olduğu ima edilmeyecek ya da olduğu sonucuna varılmayacaktır.

İlgili Makaleler

2 Yorum

  1. Merhaba çok güzel bir yazı olmuş.Bende bir şet eklemek istiyorum izninizle.

    Türk kahvesi UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi’ne alınmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu